مستقرّMÜSTAKARR” VE ” مستودعMÜSTEVDA” SÖZCÜKLERİ
– Bir bakteri belli bir yerde oluşur, sonra da değişik yollarla başka canlıların vücutlarına girer ve orada faaliyet gösterir. Allah o bakterinin de nerede ve hangi faaliyette bulunduğunu bilir.
İşte “o son an”da, insanın yaratılışta içine yerleştirilmiş biyolojik “çip”ler [hafıza işlevini gören sinir hücreleri] görev başına gelip kayıttaki bilgileri insanın görüşüne arz ederler. İnsan artık vicdanıyla baş başa kalmış ve yaptıklarının azabını vicdanında duymaya başlamıştır. Böylece insanın kendi aleyhine hem tanık hem de ihbarcı olacağı dönem o ölüm anıyla başlamıştır. Tabiî ki bu süreç ahirette de devam edecektir.
Öldükten sonra çürüyüp toprak olanlara ne olduğu, varlıkları nelerin oluşturduğu, onları oluşturan parçalar arasındaki bağların niteliği, bu parçalardan nelerin kaybolup nelerin kaybolmadığı, nelerin şekil değiştirerek mevcut kaldığı [varlıklarını koruduğu] gibi hususlar ancak Rabbimiz tarafından bilinebilecek sırlardır. Rabbimiz varlıklarla ilgili tüm bu hususları noksansız olarak bilmekte, yarattığı hayata ilişkin tüm sırları kendi ilminde bulundurmaktadır. Ayette yaratılışla ilgili tüm bilgilerin korunduğu bildirildiğine göre, insanların öldükten sonra çürüyüp toprağa karışmaları onların kaybolup gittikleri anlamına gelmez. Hayatın bu topraktan [maddeden] yeniden başlaması, daha önce bir kez gerçekleşmiştir ve sürekli gerçekleşmeye devam edip gitmektedir.
Yukarıdaki üç ayeti göz önünde bulundurarak “müstakarr” ve “müstevda” sözcükleri ile ilgili olarak yukarıda verdiğimiz son anlamın açıklaması şu şekilde yapılabilir:
Hud suresinden alıntıdır.